1. Uzman
  2. Meryem ÖZDEMIR
Meryem ÖZDEMIR

Meryem ÖZDEMIR

Psikolog

(*)(*)(*)(*)(*)
Uzmanlıklar: İlişki / Evlilik Problemleri , Çocuk Eğitimi İle İlgili Sorunlar , Çocuk ve Ergenlik Dönemi Ruhsal Sorunları
Uzmanlıklar: İlişki / Evlilik Problemleri , Çocuk Eğitimi İle İlgili Sorunlar , Çocuk ve Ergenlik Dönemi Ruhsal Sorunları
Online Terapi
süre 60 dk
ücret 1300
Yüz Yüze Terapi
süre 60 dk
ücret 1800

Hakkında

Psikoloji bölümünü onur derecesinde bitirdikten sonra İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa'dan Aile Danışmanlığı Eğitimini tamamlayarak Aile Terapisti ünvanıni aldım. Bilişsel Davranışçı Terapi Egitimini Pskytr.Prof.Dr.Hakan Turkcapar'dan alarak tamamladım. Türk Psikoterapistler Akademisinden Aktarım Odaklı Terapi,Duygu Odaklı Terapi, Cinsel Terapi ,Masterson ve Kohut odaklı Kendilik Bozuklukları ve Nesne İlişkileri Eğitimlerini tamamlayarak uygulayıcı sertifikasına sahip oldum. Oyun Terapisi,Filial Terapi,Masal Terapisi ve Çocuklarda Resim Analizleri Eğitimlerini tamamladım. Çocuklarda İnce-Kaba Motor Gelişim, Sosyal Gelişim, Dil-Bilişsel Gelisim,Psikomotor Gelişim,IQ,Bellek,Dikkat, Görsel Algı ölçümlerini yapabildiğim test eğitimleri sertifikasına sahip oldum. Özel eğitim ve Anaokullarinda çalıştım. Ofisimde yüz yüze ve online olarak seanslar yapmaktayım.

Danışmanlık/Terapi Süreci Hakkında


Terapi süreci ilk görüşmeyle başlayıp sonrasında 60 dakikalık seanslara devam etmektedir.Danisan bu süreçte kendi iç dünyasına giriş yaparak farkındalık yaşar ve sonrasında değişim başlar.Degisim başlaması her kişide farklılık göstermektedir.Bu sebepten ortalama bir süreden bahsetmek doğru olmaz.Surecte danışan problemlerinin kaynağına ulaşarak kendine uygun çözümleri oluşturur sonrasında değişim akabinde iyileşme gerçekleşmiş olur.Dolayisiyla bu süreç danışanın kendi yolculugudur ve süreçte aktif katilimcidir.Danisanin değişime olan motivasyonu,inancı ve kabulü sürecin süresini azaltan önemli etmenlerdendir.



İnsan davranışları ifade ettiği anlamlardan daha farklı ve derin anlamlar içerebilir.İnsan anne karnından başlayarak ölüme kadar geçen süreçte olumlu yada olumsuz değişim ve dönüşümler yaşamaktadır.Olumsuz yaşam olaylarınin insanda oluşturduğu olumsuz duygularla insan tek başına mucade etmekte yetersiz kalabilir.

Çalışma Grupları

Okul Öncesi Çocuk (0-6) Yetişkin (18-65) Çocuk (6-12) Çift & Partner Ergen (12-18)

Terapi Yaklaşımları

Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) Çocuk Merkezli Oyun Terapisi Deneyimsel Oyun Terapisi Sistemik Aile Terapisi Bütüncül Psikoterapi Davranışçı Terapi Bilişsel Davranışçı Aile Terapisi Çözüm Odaklı Aile Terapisi Kısa Süreli Çözüm Odaklı Terapi (SFBT) Duygu Odaklı Terapi EMDR Filial Oyun Terapisi (PCIT)

Eğitimler

Alfred University - Lisans - Psikoloji

Sertifikalar

Bilişsel Davranışçı Terapi - Poem - 15.7.2012 Oyun Terapisi - Nisan Çocuk Ve Aile Danışma Merkezi - 20.11.2011 Aile Danışmanlığı - İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa - 15.11.2020 Denver Iı (gelişim Testi) - Petd - 25.12.2010 Agte(gelişim Testi) - Petd - 25.12.2010 Bender Gestalt(görsel Motor Algılama) - Petd - 25.12.2010 Benton(görsel Bellek Testi) - Petd - 25.12.2010 Frostig(görsel Algı Testi) - Petd - 25.12.2010 Metropolitan(okul Olgunluğu Testi) - Petd - 25.12.2010 Porteus Labirentleri(zeka Testi) - Petd - 25.12.2010 Kent Egy(sözel Zeka) - Petd - 25.12.2010 Goodenough(zihin Seviye Belirleme Testi) - Petd - 25.12.2010 Gessel(zeka Testi) - Petd - 25.12.2010 Catell 2a(zeka Testi) - Petd - 25.12.2010 Peabody(kelime Anlama Testi) - Petd - 25.12.2010 Psikanalitik Bakışlar 4(düşler Düslemler Ve Masallar) - İstanbul Psikanaliz Eğitim Araştırma Ve Geliştirme Dernegi - 5.12.2010 Psikoloji Okulu - Çatı Danışmanlık Ve Eğitim Merkezi - 9.1.2013 Temel İş Sağlığı Ve Güvenliği Egitimi - Meb - 26.10.2018 Masal Terapisi - Life Psikoloji - 11.6.2020 Çocuk Resimleri Analizi Egitimi - Life Psikoloji - 13.8.2020 Cinsel Terapi - Türk Psikoterapistler Akademisi - 15.6.2021 Aktarım Odaklı Terapi - Türk Psikoterapistler Akademisi - 4.4.2021 Materson Ve Kohut Odaklı Nesne İlişkileri Terapisi - Türk Psikoterapistler Akademisi - 16.6.2021

Blog Yazıları

Mutlu Olmak Mı? Mutlu Olabilmek Mi?

Mutluluk göreceli bir kavramdır.Her insan farklı durum ve şartlarda mutluluğu deneyimleyebilir.Bazen zor şartlarda bile mutlu olmayı başarmış yetişkin ve çocukları görebiliriz.Bazen de her türlü imkan ve olanaklara sahip olduğu halde hayatı anlamsız gören ve mutlu olmayı başaramadığı için bağımlılık ağına takılmış kişileri görürüz.Buradan baktığımızda aslında mutluluk sahip olunan bir durum olmaktan ziyede sonradan hayatı deneyimleyerek kazanılan bir durum olduğunu söyleyebiliriz.Belki mutlu bir mizaçla dünyaya gelmemiş ya da mutlu bir ortam ve şartlara doğmamış biri, zor şartlar altında hayata tutunarak ve hatta güçlenerek mutlu olmayı başarabilir.Peki mutlu olmayı başarmak için hangi basamaklardan geçmek gerekir diye kendimize soracak olursak,ilkbaşta kendimizden başlamamız gerektiği aşıkardır.Çünkü ne kadar çevreyi,şart ve imkanları değiştirip düzenlersek düzenleyelim, her şeyi istediğimiz gibi yapalım sahip olduğumuz mutluluk kısa süreli olacaktır.Beyin kimyamız bir şeye sahip olmak istediğimiz süreçte mutluluk kimyasalları salgılayacak ama sahip olunca; artık eylem,sahip olmak isteme heyecanı ve heves bittiği için salgılamamaya başlayacak ve bu sefer başka mutlu olabilme hedefleri aramaya başlayacağız.Dolayısyla,kişi sahip olmak istediklerinde anlamlı bir amaç ve anlam katması olası olumsuz sonuçlara katlanabilme gücü verebilmesinin yanında olumlu kazanımlarda daha kalıcı ve sürekli bir mutluluk kazanımına sahip olacaktır.Peki kişi hedef ve amaçlarına anlam nasıl katabilir?Herhangi bir amaç ya da hedefe bir çok bakış açısı kazandırarak daha anlamlı hale getirebiliriz.Biri o hedefte bizi en çok heyecanlandıran yönüdür ki bu bir başarı arzusu,sosyal yada mesleki kariyer ya da ekonomik beklentiler olabilir.Tabi bu sebepler koyduğumuz hedeflerde bizi harekete geçiren,azim ve zorluklarla karşılaştığımızda dayanma gücü veren önemli argümanlardır.Ama bu sebepler hedefimizi anlamlı kılmaya yetmeyebilir.Hedefimizin kalıcı fayda ve etkilerinin olması süreklilik arzetmesi için güzel niyetlerle hedefe başlamak çok yerinde olacaktır.Mesela,hedefimizde elde ettiğimiz maddi kazancın, daha faydalı ve ihtiyaç dahilinde tüketim ya da bir kısmını ihtiyaç sahibi insanlara yardım etme niyeti taşıyabiliriz.Ayrıca hedefe ulaşmakla elde edeceğimiz ünvan ya da kariyer kazanımını;kişilere fayda sağlama,hak edenlere hakkını verme,doğru ve adil olma gibi niyetler taşıyabiliriz.Bu niyetler hedefimizi sürekli kılmış olur çünkü kişi hedefe ulaşmış olsa bile hedefin amacı sonlanmamış olur ve hiç bitmeyerek devam eder.Dolayısıyla kişi hem hormonal olarak hem psikolojik olarak mutlu olma ve haz alma kazanımı son bulmaz.Tabi kişinin hedeflerine anlam katabilmesi öyle kolay bir durum değildir.Öncelikle kişinin kendisiyle olan ilişkilerinin iyi olması gerekir.Mesela,kendini değerli hissetmesi ve kendisine şefkatli davranması gerekir.Kendine özünde değer veren kişi,başkasından değer görme beklentisine girmez.Tabi temelde özgüven ve özsaygı sahibi olduğu için değer görmesede bundan kendini sorumlu tutmaz, karşıdakine olması gerektiğinden fazla değil gerektiği kadar değer vermeyi bilir.Ayrıca, düşünce,duygu ve davranışları sağlıklıdır.Mesela, öfkelendiğinde düşüncelerini düzenlemeyi bilir ve hem kendine hem de başkasına zarar verme eğiliminde olmaz.Ayrıca,sahip olmak istediği hedefle,kendi kabiliyet,hedefe ulaşma azmi ve mücadele davranışlari paralellik göstermesi gerekir,arada büyük mesafe olmamalıdır.Ayrıca,hedeflerine sevdiklerinin ya da başkalarının gözüne girmek için değil kendi istediği için çabalar.Hedeflere anlam katmada,kişinin ailesiyle olan ilişkilerinin sağlıklı olması gerekir.Mesela,aile içi bireylere karşı çok müdehaleci ve işgal eden davranışları olmamalı,aile içi sınır ve kurallara dikkat etmeli,demokratik bir tutuma sahip olmalı.Ayrıca,aile içi iletişimde suçlayan,savunan,aşağılayan ve duvar ören duygu ve davranışları göstermeyen tutumlar benimsenmelidir.Bunların yanında kişinin iş ve sosyal çevresiylede ilişkilerini sağlıklı bir şekilde yürütmesi gerekir.Zira mutlu olabilmek için kişinin geçtiği ve adım attığı yollarda mutlu edebilmesi çok ehemmiyetlidir.Mutlu olan insan hem kendini,hem ailesini hem de çevresindeki insanları mutlu edendir.Dolayısıyla,’Mutlu olmanın yolu,mutlu etmekten geçer.’Mutlu olmanın önemli sebeplerinden biri de hem kendini hem başkalarını sevmektir.Kendini sevmek,bencillik değil zor zamanlarda kendi olumsuz duygularını yatıştırması,kendini suçlamaması,yargılamaması,olması gerektiğinden fazla fedekarlık yapmaması gibi düşünebiliriz.Sevmek ve sevilmek hem ruhsal hem de bedensel olarak kişiyi iyileştirir.Kişilerin birbirlerine dua etmesi,gülümsemesi,yardım ve iyilik yapması sevgiyi ve mutluluğu artıran etkenlerdir.Mutlu bir beyne sahip olan kişinin bedeni daha sağlam ve faydalı hücreler üretmeye başlar.Hayat içerisinde iniş ve çıkışları barındırır.Nasılki doğada hayvanlar tehlikelerle karşılaştıklarında,tehlikeden korunma stratejisi geliştirirler.Biz insanlarda zorlu yaşam olayları ve travmalara karşı dik durup zafer kazanmak üzere stresle mücadele stratejileri geliştirmeliyiz.Deprem gibi zor bir yaşam olayıyla karşılaştığımızda kişi ya dona kalır,ya kaçar ya da savaşmayı seçer.Savaşma ya da kaçma imkanı yoksa dona kalma tepkisi vererek oradaki gerçeklikten uzaklaşabilir,tepkisiz kalabilir.Kişinin bu zorlu yaşam olayından çok hasar almadan kurtulabilmesi ve hayatına mutlu ve güvenli bir şekilde devam edebilmesi için geçmişteki yaşadığı olumsuz olaylardan ders çıkarmış,mücadele etme yöntemleri geliştirmiş tabiri caizse güçlü bir psikolojik bağışıklığa sahip olmuş olması çok önemlidir.Dolayısıyla,’’Mutluluk; sıkıntının,zorluğun olmadığı bir hayat değil,onlarla başaçıkabilme stratejileri geliştirmektir.’’Mutlu olmak,olumlu bakış açısı kazanmaktır.Günlük rutin olaylarda yaşadığımız ufak tefek zorluk ve güçlüklerde ruh halimizi düşürmeyen,olumsuz duygularımızı artırmayacak bir bakış açısı kazanmakta fayda vardır.Mesela;çok yorldum,işimde bugün yetrsiz oldum demek yerine,yorulduysam bugün çok şey üretmişimdir,yetersiz olduysam yeterli olabilmek için daha çok çabalayıp ve emek harcayacağım demektir gibi beynimize olumlu mesajlar göndermeliyiz.Beynimize gönderdiğimiz olumlu mesajlar,vücudumuzdan dopamin,serotonin,oksitosin ve endorfin gibi mutluluk hormonları salgılanmasına sebep olur.Kendimizi mutlu etmek ve vucudumuzdan dopamin salgılanmasını istiyorsak,egzersiz yapama,yeni hedefler edinme,görev ve işlerini bitirme ve sevdiğimiz yemeği yeme gibi etkinlikler yapabiliriz.Serotonin salgılanması,doğa yürüyüşü yapma,derin nefes alıp verme,rahatlatan müzik dinleme ve koşu yapma gibi aktivitelerle gerçekleşir.Oksitosin hormonu,birine sarılmak,yardım etmek,hayvanlarla oynamak ve güven inşa etmekle salgılanır.Endorfin hormonu vücuttaki ağrıyı azaltmak için önemlidir.İçimizdeki gerginliği yöneterek,dans ederek ve çevremizdeki insanlara gülümseyerek, ayrıca baharat,çikolata,muz gibi yiyecekler tüketerek endorfin seviyesini artırabiliriz.Sonuçta şunu söyleyebilirim ki mutlu olmak bir şans yada kazanç değil,bir üründür.İçerisinde kişinin olgunlaşma basamaklarını barındırdığı önemli süreç ,davranış ,tutum ve duygular içerir.Kişi kendiyle,ailesiyle ve çevresiyle ilişkilerini düzenlemesi,kendini ve çevresindekileri sevmesi,stresle mücadele stratejileri geliştirmesi,olumlu bakış açılar kazanması gibi bir çok kazanım içerir.Dolayısıyla mutlu olabilmek sorumluluk ister.Mutluluk doğuştan sahip olunan,şansla elde edilen bir kazanım değildir.Bir çok şanslı diye değerlendirdiğimiz kişiler zira mutlu değildir.Mutluluk verilen değil kazanılan bir durumdur.

Devamını Oku

Adresi

Kayabaşı, Adnan Menderes Bulvari, Başakşehir/İstanbul, Türkiye

Uzmanin Adresi

Danışan Yorumları

teşekkür ederim

(*)(*)(*)(*)(*)
G... ... - 11 ay önce
Sorduğum her soruya fazla bekletmeden cevap verdiniz . çok teşekkür ederim . çok ilgili yaklaştınız . yeniden görüşmek dileğiyle .

Her şey için teşekkür ederim

(*)(*)(*)(*)(*)
... ... - 15 ay önce
Meryem hanım bana ve anlattıklarıma objektif, anlayışlı ve yargılamayan bir yaklaşımı oldu. profesyonelliği ve içtenliği bana güvenilirlik verdi. Sorduğu sorular ve denediği metodlar sayesinde kendimle ilgili büyük farkındalıklar edindim. Kendisinin mesleğini önem vererek, severek ve isteyerek yaptığı çok net anlaşılıyor.Meryem hanım sayesinde kendi kararlarıma odaklanabildim ve özgüvenimi geliştirdim. Tavsiye ederim.

:)

(*)(*)(*)(*)(*)
... ... - 15 ay önce
Bir kişi tavsiyesi üzerine online bir görüşme sağladık ve çok memnun kaldım depresyon üzerineydi ki sorunum belki kolay olmadı ama beni konuşurken güzel çözüm önerisi oldu yani en azından kendimi bulma şansım oldu bir yol çizmeme yardımci oldunuz çok teşekkür ederim herşey için :)
Toplam 4 yorum. Tümünü Gör
Soru - Cevap

2 yaş cocugum ruh hali

E... ... - 21 gün önce
Hocam 25 aylik kızım var son 1 kac gündür annesiyle ben babasından başka kimseyi istemiyor düne kadar dedesi babaannesi dayisiyla yaşıt arkadaşlarıyla görüşen cocuk bir anda kimseyi istememeyi eve kimsenin gelmemesini istiyor yabancilardan daha önce korktuğu oluyordu en son birinden korkmuş babaannesinde otururken sonra annesiyle eve çıkmışlar üst üste oturuyoruz ben ve annesiyle oyun oynuyoruz kendi oynuyor bi sıkıntı yok sadece başkalarının gelmesini istemiyor sorun nedir acaba
Yanıtları Göster (1)

kilo ve ilişkiler

çiçek - 4 ay önce
Merhaba, Erkek arkadaşımla yaşadığım bir sorundan bahsetmek istiyorum. Kendisine fotoğrafımı atmıştım şirin filtreli bir fotoğraftı. Sonra filtresiz de istedi atttım. Normal halimide biliyor yüzyüze görüştük. Sonra bir şey dicektim ama vazgectim dedi. Bende artık söyledin bile devamnı getir dedim :) Sonra yüz hatlarımın aslında orantılı oldugunu estetik durdugunu ama kılonun o orantıyı bozduğunu söyledi. Daha dogrusu ikimizde kıloluyuz ve bu kılonun yuz hatlarımızı degıstırdıgını anlattı. Resim çizdiği için daha iyi fark ettıgını söyledi. Ama ben kırıldım. Evlilik aşamalarındayız zaten. İleride kilo aldıgımda soğuyacaksın o zaman dedım. O da eger caba harcamazsan beklentımı önemsemezsen sogurum dedi. Bu düşünce bende ben zayıfkken onun için değerliyim en kucuk bı degısımde soguyucak algısı yarattı. Bundan sonra ne desede evlensekte ben kılo aldıgım hıc bır donemde yanında rahat hıssedemıcem. Benı ılk gordugu zaman sonrasındada asırı zayıf bırı deıldım. balık etlı bırı oldugumuda soylemıstım. Bundan oncede kendime bir elbise yapmıstım gosterdıgımde bu model daha zayıflar ıcın daha hos senın vucud yapın ıcın ıste soyle soyle modeller daha ıyı olur demıstı. kırıldıgımı soyledıgımde de erkeklerın beynının oyle calıstıgını basıtce soylemısımdır arkasında bır sey dusunme dedı. yanı yuzunu ınceledıysem ıncelemısımdır sadece sevıyorum yada sevmıyorum anlamında deıldır dıyor. bende bunun kadınlar ıcın buyuk bı yıkım oldugunu bır erkkek kendısıne kılo mu aldın dedıgınde aklından bı suru sey gectıgını anlattım. şu an zaten kılo fazlasıyla aldıgım bır donemdeyım bende kıloya bayılmıyorum ama bunun biri tarafından zayıf olmam gerektıgını dusunmek beni sıkıyor. ben mi fazla duygusal tepki verip abartıyorum yoksa erkek arkadasım mı dusuncesı dogru. Böyle bir konuda nasıl davranmam gerekir?
Yanıtları Göster (4)

Argo kelımeler

G... ... - 6 ay önce
Erkek arkadasım bır konuda uzlsamadıgımız bana kufur edıyor etme dıyorum daha cok edıyor sonra ben edınce zoruna gıdıyor ayrılıyoruz ne yapmalıyım sasırdım
Yanıtları Göster (5)
Toplam 57 soru. Tümünü Gör