1. Uzman
  2. Hakan KILIÇ
Hakan KILIÇ

Hakan KILIÇ

Psikolojik Danışman

Uzmanlıklar: Kaygı (Anksiyete) Bozuklukları , Cinsel İşlev Bozuklukları , İlişki / Evlilik Problemleri
Uzmanlıklar: Kaygı (Anksiyete) Bozuklukları , Cinsel İşlev Bozuklukları , İlişki / Evlilik Problemleri
Online Terapi
süre 50 dk
ücret 1498
Yüz Yüze Terapi
süre 50 dk
ücret 2000

Hakkında

2016 yılında Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık bölümünden Yüksek Onur Belgesi ile mezun oldum.Travmatik yaşantıları olan çocuklara psikolojik destek konusunda eğitimlere katıldım. 2017 yılında ise Seksofonksiyonel Terapinin temel ilkelerini içeren Cinsel terapi eğitimini aldım. Ardından Davranış Bilimleri Enstitüsü tarafından verilen Stratejik Çift ve Aile Terapisi eğitimini tamamladım. Şu anda Seksofonksiyonel Terapi Enstitüsü Hatay il temsilcisiyim. Evlilik problemleri,aile içi ilişkiler, ergenlik dönemi problemleri, yetişkinlerde cinsel işlev bozuklukları, kaygı bozuklukları, panik atak, depresyon konularında psikolojik danışmanlık hizmeti sunmaktayım.

Danışmanlık/Terapi Süreci Hakkında

ÇİFT VE AİLE DANIŞMANLIĞI

Çift/Aile Danışmanlığı ilk görüşmemiz ortalama 90 dakika sürmektedir.

Daha sonra birkaç seans bireysel seans görüşmesi yapılarak bireylerin ihtiyaçlarını belirliyoruz. Öfke duygusu, iletişim sorunları, aile içi travmalar vb. çiftlerin getirdiği soruna göre süreci yürütüyoruz.


CİNSEL TERAPİ VE DANIŞMANLIK

Cinsel işlev sorunları çeşitli nedenlerle ortaya çıkıyor olabilir. İlk görüşmemizde danışandan detaylı bir öykü alıyoruz.Öykü aldığımız seansta süre sınırımız olmuyor.Detaylı öykü içerisinde özellikle danışanın yaşadığı problemin biyolojik ve psikolojik yönleri inceleniyor ve sebep biyolojik kökenli ise danışan alanında uzman hekime yönlendiriliyor.Eğer psikolojik ve seksolojik kökenli bozukluk olduğuna kanaat getirilirse terapi sürecimiz başlıyor.


KAYGI BOZUKLUKLARI

Kaygı duygusunu ortaya çıkaran düşünceyi analiz ediyoruz ve bunun davranışsal sonuçlarına bakıyoruz. Özellikle kaygı duygusunu ortaya çıkaran düşünce çarpıtmaları ile çalışıp kişinin farkındalık düzeyini arttırıp alternatif ve sağlıklı olan düşünceyi hayatına entegre etmeye çalışıyoruz. Bunun için danışanlarımıza duygudurum formu iletip günlük hayatta kaygı uyandıran düşünceleri not etmesini ve bunları danışma ortamına getirmesini talep ediyoruz.

Çalışma Grupları

Yetişkin (18-65) Ergen (12-18) Çocuk (6-12) Okul Öncesi Çocuk (0-6) Yetişkin (65+)

Terapi Yaklaşımları

Kısa Süreli Çözüm Odaklı Terapi (SFBT) Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) Gerçeklik Terapisi Bilişsel Davranışçı Aile Terapisi Bilişsel Terapi (CPT) Davranışçı Terapi Bütüncül Psikoterapi

Eğitimler

Atatürk Üniversitesi - Lisans - Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik

Sertifikalar

Cinsel Terapi Eğitimi - Türk Psikolojik Danışmanlık Ve Rehberlik Derneği - 25.12.2017 Bilişsel Davranışçı Temelli Psikolojik Danışma - Türk Psikolojik Danışmanlık Ve Rehberlik Derneği - 8.5.2018 Yüksek Onur Belgesi - Atatürk Üniversitesi - 6.6.2016 Göç Ve Travmaya Maruz Kalan Çocuklarda Psikolojik Danışma - Hacettepe Üniversitesi - 16.8.2018 Stratejik Çift Ve Aile Terapisi Eğitimi - Davranış Bilimleri Enstitüsü - 15.5.2023

Blog Yazıları

CİNSEL İŞLEV BOZUKLUKLARI VE TEDAVİSİ

VAJİNİSMUSPerine kaslarının bilinçdışı,istem dışı, refleks kasılmasına bağlı olarak vajinaya girişe izin vermeme durumudur. Kadın vajinaya girişi tehlike olarak algılar ve buna bağlı olarak korkar. Bu sürece fizyolojik tepkiler eşlik eder. Kalp atış ve nefes ritmi artar. Lokal olarak perine kasları ve vajina kasılır, vajinaya girişe izin vermez. Kadın bacakların bir birine yaklaştırır ve basenini arkaya çeker. Kendini koruma pozisyonuna alır ve vajinaya girişe izin vermez.Vajinusmus fobi olarak tanımlanır ve fobilere uygulanan tedavi teknikleriyle kişiye özgü ele alınır.İlk aşamada kadına korkuya hakkı olduğu ve korku karşısında refleks davranışların olabileceği anlatılarak korkusunu ve refleksini sahiplenmesi sağlanır. Korkuyla baş edebilmesi için gerçeklik terapisi teknikleri kullanılır. Bilişsel-davranışçı terapi çerçevesinde sistematik duyarsızlaştırma ve bilişsel yapılandırma teknikleri kullanılır.Danışanın kendi vücudunu ve vajinasını tanıması ve sahiplenmesi çalışılır.Parmak egzersizleri ve penisi vajinaya kabul etme ile terapi süreci bitirilir.Örnek Vaka:Kader, 3 yıldır evli olup cinsel ilişki yaşamamıştır. Çocukluğundan itibaren, annesi erkeklere dikkat etmesi ve kendini koruması gerektiğini söylemiştir.Eşi iyi eğitim almış, kadınlara saygılı ve çevresinde kibarlığıyla tanınan bir erkektir. Kader gerdek gecesi çok aşırı kaygılanmış ve vajinaya girişe izin vermemiştir.Eşi Kader'i üzmemek için 3 yıl cinsel ilişki talebinde bulunmamıştır. Kader “hep kendimi korumaya şartlandım, şimdi kendimi bırakamıyorum, hem de acı çekeceğimden korkuyorum” demiştir.Yukarıda aktardığımız temel bilgiler dikkate alınarak Kader’in vajinusmusu ele alınmış, Kader vajinaya girişe izin vermiş ve terapi 10. seansta sonuçlanmıştır.ERKEN BOŞALMAErken boşalma temel olarak erkek ve partnerinin istediği zamandan önce boşalma durumu olarak tanımlanır (de Carufel, 2008). Temel işlevsel nedeni bireyin cinsel uyarılmayı yönetememesidir. Genel olarak ön sevişme ve vajinaya giriş veya girişten hemen sonra boşalma görülür.Örnek vaka:Ali’nin (35) eşi cinsel birleşmede orgazm olamadığını ve cinsel birleşmeyi orgazmla bitirmek istediğini söyler. Karısını orgazma ulaştıramadığını anlayan Ali cinsel terapiste başvurur. Evliliğinin başından itibaren çok hızlı uyarıldığını, aldığı hazzın hemen doruk noktaya çıktığını, ön sevişmeye 3-5 dakika kadar zaman ayırdığını ve vajinaya girerken veya girdikten birkaç saniye sonra hemen boşaldığını anlatır.Ali’nin cinsel uyarılma süreci, de Carufel’in (2008), M&J (1966) erkek uyarılma evreleri dikkate alınarak analiz edilmiştir. Bunlar (1) başlangıç, (2) plato, (3) boşalma bölgesine giriş, (4) orgazm-boşalma bölgeleridir.Cinsel terapist erken boşalma tanısı koyar ve seksofonksiyonel terapi tekniklerine başvurur.Terapide temel objektif boşalma refleksini geciktirme, yani cinsel uyarılmayı yönetebilme becerisi kazandırmaktır.Seksofonksiyonel terapi yapılandırılmış 12 seanslık bir terapi programı sunar. Bu terapi programında her seans temel olarak cinsel bilgilendirme, vücudu kullanarak cinsel gerilimi düşürme egzersizleri ve ev ödevleri içerir.Seksofonksiyonel terapi çerçevesinde Ali’nin erken boşalma sorunu ele alınmıştır. Ali düşük uyarılma seviyesinde vajinaya girmeyi, mola vererek cinsel gerilimi düşürmeyi, vücudunu en az gerginlikte tutmayı ve gerginliği düşürme tekniklerini cinselliğe entegre etmeyi öğrenmiştir. Ali ve eşi ön sevişme süresini 20 dakikaya, vajinada kalma süresini 10 dakikaya kadar uzatmayı başarmışlardır. Eşi orgazma ulaşmıştır. Çift hayatında cinsel beklentilere bağlı rahatlama olmuştur.KADIN VE ERKEKLERDE İSTEK BOZUKLUĞUKadın veya erkek genel olarak cinselliğe karşı ilgi duymaz. Hormonlar, hastalıklar, madde bağımlılığı (biyolojik yapı ve işleyişi), kişinin ebeveyn ilişkileri, çift hayatı (ilişki), çevre ve kültür, cinsel bilgi eksikliği (cinsel boyut) ve cinselliği negatif kodlama, hayal dünyasının fakir olması ve fantezi eksikliği (biliş), kaçınma (davranış), benlik değeri eksikliği, performans kaygısı, psikopatolojiler, yaş (kişisel boyut) gibi faktörler temel nedenleridir (Trudel, 2000). Cinsel uyarılma ve devamında fizyolojik uyarılmanın başlaması için kişinin cinsel istek duyması gerekir.Örnek vaka:Fatma (32) çocukluğundan belli yorgun olduğunu söylemiştir. 18 yaşında liseyi bitirir ve evlenir. 5 yıl eşinin ailesiyle yaşar, bu sırada bir çocuk dünyaya getirir. Maddi sıkıntılar nedeniyle bir temizlik firmasında çalışmaya başlar. 30 yaşında ikinci çocuğunu dünyaya getirir. Yorgunluğu artar. Genç kızlık döneminde ve evliliğinde cinselliğe karşı hep ilgisiz kalır. Son 2 yıldır cinselliğe hiçbir şekilde ilgi duymaz. Kocası yanına yaklaşınca işi olduğunu söyleyerek kaçınır. Kocası duruma kızar ve “yoksa başka birimi var” diyerek baskı uygular. Fatma kocasından korktuğu için mecburen cinsel ilişkiye girer. Fatma cinsel istek duymaz ve buna bağlı olarak cinsel ve fizyolojik uyarılma olmaz. Dolayısıyla vajina cinsel ilişkiye kendini hazırlamaz (yağlanma ve nemlenme yok) ve cinsel ilişki sırasında acı hisseder.Çift cinsel terapiste başvurur ve yardım ister. Fatma durumundan rahatsız olduğunu ve kocasının kendisini boşamasından korktuğunu, tedavi olmak için elinden geleni yapmak istediğini dile getirir.Cinsel terapi çerçevesinde cinsel istek ele alınırken danışanın motivasyonu öncelikli olarak değerlendirilir. Eşin veya başkalarının zorlamasıyla terapiye gelen danışanlar terapiyi terk etme eğilimi gösterirler. Dolayısıyla terapi sürecinin başarısız olma olasılığı yüksektir. Terapi sürecinin başarılı olması danışana ve ortaya koyduğu motivasyona bağlıdır. Danışanın cinsellikten kaçınma davranışları ortaya koyma olasılığı yüksek olup cinsel ilişki baskısını kaldırmak için cinsel ilişki yasağı konulur. Eş (kadın veya erkek) danışan talep edene kadar cinsel ilişki talebinde bulunmaz, duygusal etkileşimleri ön plana çıkartır ve cinsel organa dokunmaz. Cinsel içerikli ve partneri aşağılayıcı konuşmalar yapmaz. Dolayısıyla danışan eşin cinsel uyarılmasından korkmaz.Evlilik dışı ilişki olup olmadığı, uyku, yorgunluk, internet, televizyon bağımlılığı gibi konular çalışılır.Terapi sürecinde uyarıcılar ele alınır. Cinsel istek uyarıcıya bağlıdır. Uyarıcı ise çevre, partner ve kişinin kendisi olmak üzere üç alandan gelir.Bununla birlikte, danışanın yaşam hijyeni, içinde yaşadığı ortam, sosyal çevresi, aktiviteleri, kendi benlik ve vücut algısı, vücudunu duyumlaması, partnerin uyarıcı olarak kodlanması ele alınır.Çift olarak zaman geçirme, farklı ortamlara girme, tatile gitme, iletişim teknikleri, pozitif ve negatif duyguları dile getirme gibi konular işlenir.Son aşamada cinsel konular terapiye entegre edilir. Cinsle düşünceler ve fanteziler çalışılır. Cinsel konuları ve fantezileri konuşabilme, erotik masaj gibi tekniklere başvurulur. Danışandan talep gelmesi halinde cinsel ilişkiye girilir. Cinsel isteğin aktifleşmesiyle birlikte terapi sonlandırılır.Bu temel bilgiler dikkate alınarak Fatma’nın terapi süreci tanımlanmıştır. Cinsel uyarılma ve fizyolojik aktivasyon tekrar başlamış ve cinsel ilişki yaşayabilmiştir.SERTLEŞME SORUNUSertleşme bozukluğunda penis vajinaya girecek sertliğe ulaşamaz. Sertleşme olsa da sertliğini cinsel ilişkinin başından sonuna kadar muhafaza edemez. Cinselliğin başlangıcından itibaren karşılaşılacağı gibi sonradan da görülebilir. Genel sertleşme bozukluğu olabileceği gibi bazı partnerlere karşı veya bazı ortamlarda görülebilir. Özellikle 40 yaş sonrası görülme olasılığı yüksektir.Etiyolojisinde biyofizyolojik yapı ve işleyiş (hormonlar, diyabet, kan-damar hastalıkları), psikolojik (travma, depresyon, suçluluk) ve cinsel (bilgi eksikliği, performans kaygısı) nedenler gözlemlenebilir.Ereksiyon sorunu yaşayan erkek cinsel uyarılma grafiğinin başlangıç noktasında veya plato evresinde kalır, uyarılmayı daha yukarı taşıyamaz. Eşinin tatmin olmama olasılığı yüksektir.Hasta genç, sağlıklı ve sertleşme nedenleri psikoseksüel ise, cinsel terapi ön plana çıkartılabilir. Cinsel terapi temel olarak danışana göre 10-15 seans kademeli olarak yapılandırılır.Danışana erkek uyarılma evreleri, sertleşme ve boşalma mekanizması hakkında bilgi verilir. Cinsel etkileşimin hangi aşamasında sertleşme sorununun görüldüğü tespit edilir ve kapsamlı olarak ele alınır.Danışanın vücudunu duyumlamasına izin veren egzersizler verilir. Erkekle zorlayıcı “mecburi” olarak cinsellikle ilgili kodlanmış konular ele alınır.Danışanın mecburiyetbaskısından çıkması sağlanır.Erkek için önemli uyarıcılar, cinsel pratikler ve fanteziler ele alınır. Erkeğin evlilik hayatında güç oyunları analiz edilir. Çift hayatında olası denge ihtiyacı varsa tespit edilip çift hayatı desteklenir.Erkek kendi ereksiyonuna odaklanmak yerine partnerin reaksiyonlarına odaklanır. Kadının haz aldığını gören erkek uyarılır.Sağlıklı cinsel saldırganlığı ifade etmeyi öğrenir. Erkeğe güçlü vajinaya girme hareketleri gösterilir ve cinsel davranışına entegre eder. Erkek erkliğini, iktidarını cinsellik dışında alanlarda gözlemler ve geliştirir.Erkeğin iyimserliğini geliştirmesi sağlanır. “Penisim yarı yumuşak” yerine “penisim yarı sert” gibi cümleleri kurma becerisi kazandırılır. Böylece erkek bardağın dolu tarafına bakmayı öğrenir.ORGAZM SORUNU(ANORGAZMİ)Anorgazmi de kadın orgazm refleksini başlatacak düzeye kadar cinsel uyarılmayı taşıyamaz. Biyolojik yapı ve işleyişinde bozukluk anorgazmi nedeni olabilir. Endokrinopati, (şeker hastalığı, hiperprolaktinemi-doğum sonrası istek azlığı, hipertroidi), kronik hastalıklar (kalp-damar hastalıkları, kanser, nörolojik hastalıklar vb.), ilaç kullanma (nöroleptikler, projestatifler vb.) örnek verilebilir. Psikiyatrik hastalıklar (depresyon, travma, psikoz vb.) cinsel uyarılma bozukluğu nedenleri arasında sıklıkla görülür. Bunların dışında temel olarak cinsel bilgi eksikliği, vajinusmus, disparoni, istek eksikliği gibi cinsel bozukluklar, cinsel kimlik, benlik imajı, vücut algısı, partneri uyarıcı olarak kodlayamama, cinsel düşünce ve fantezilerin zayıf olması vb. durumlara bağlı olarak görülür.Not: Kullanılan isimler gerçek danışan isimleri değildir. Hayali isimler kullanılmıştır.SEKSOFONKSİYONEL TERAPİ ENSTİTÜSÜ

Devamını Oku

Adresi

Saraykent, 75. Yıl Blv. No:89, 31030 Antakya/Hatay, Türkiye

Uzmanin Adresi

Danışan Yorumları

Soru - Cevap

Erkekliğime bi zararı olmuşmu?

P... B... - 13 gün önce
Merhaba hocam. Ben 19 yaşında düzenli mastürbasyon yapan normal heteroseksüel bir erkeğim. Bundan yaklaşık 3.5-4 yıl falan önce bir defa hep aynı şekilde mast yapmaktan sıkıldığım için mast yaparken farklılık olsun diye anüsüme orta parmağımın ucunu sokmuştum. Ve sonra ayrı ayrı zamanlarda da mast yaparken bunu birkaç defa yapmıştım. Bu olayın üzerinden bir süre geçtikten sonra acaba bunun erkekliğime bir zararı oldu mu? Acaba erkekliğimi mi kaybettim? Diye korkmuştum ve bunu yaptığıma çok pişman olmuştum ve ondan sonra bir daha böyle bir şey yapmamıştım. Sorum şu ki, acaba böyle bir şey yapmamın gerçekten erkekliğime bir zararı olmuş mu? Erkekliğimi kaybetmiş miyim? O zamandan beri bu olaya takıntılı kaldım ve her ne kadar unutmaya çalışsam da unutamıyorum. Bunu yaptığıma çok pişmanım ve bu olay beni her düşündüğümde rahatsız ediyor ve canımı sıkıyor. Bu olay yüzünden geçmişe takıntılı kaldım ve hep kendimi mutsuz hissediyorum. Bunun pişmanlığını yaşıyorum ve unutamıyorum. Kafamda hep acaba geçmişe dönebilir miyim? Bu olayı yaptığım zamana geri dönüp bu olayı değiştire bilir miyim? gibi karışık sorular dönüyor ve bu beni rahatsız ediyor. Gerçekten böyle bişey mümkün mü? Ya da bu olaydan nasıl kurtulurum? Ve ya kafamdan nasıl silerim? Kafamda karışık sorular var ne yapacağımı bilmiyorum lütfen bu konuda bana yardımcı olur ve sorularımı cevaplarsanız sevinirim. Önceden teşekkürler.
Yanıtları Göster (1)

Sevgilm çok umursamaz?

... ... - 12 ay önce
Sevgilimle 5. Ayımız ve bazen 3-4 saat yazmıyor ama ne wp ne ig giriyor en sonunda dayanamayıp arıyorum çok sıcak konuşuyor işte olduğunu bazen de arkadaşlarıyla gezdiğini söylüyor hiç soğuk davranmıyo ilk tanışmamızda da böyle geç yazardı hala böyle bu adamın karakteri mi böyle yoksa her seven insan müsait olduğu an yazar mı? Bu konuda kafam çok karışık yani yarım saat 1 saati anlarım ama 4-5 saat bazen nasıl yazamaz bir insan? Başka birinin olmadığına eminim sürekli erkek arkadaşlarıyla geziyor onları benden önde tutuyor biraz ama bunda nasıl davranmalıyım bilmiyorum
Yanıtları Göster (1)

Dusunce sikligi

A... ... - 2 yıl önce
Benim cinsel yönelimim vardı iki tarafa karşı sonra daha çok arkadaş çevresi istediğim gibi olmadığı için okulu bıraktım 1 sene tekrar sınava hazırlandım sonra insanlarla iletişimim zayıfladı şuan diyorum keşke okulu bırakmasaydım diğer düşünce aklıma gelmiyo kendimi özürlü gibi hissediyorum insanlarla iletisim kurarken hemen aklıma geliyo hiç aklımdan çıkmıyo göz teması kurmaktan kaçınıyorum şuan kendimden alt sınıfla derse girecem tekrar kaydımı yaptım 1 senem kalmış ama nasil olacak kendimi kötü hissedym napabilirim gecmisten dolayı hep kendimi suçluyorum bırakmasaydım okulu şuan mezundum diyorum arkadaş çevresinden dolayı okulu bıraktığım kendimi anormal gibi hissedyrm insanlarla iletisim kurarken ilk aklıma gelen gelmiyo okulu niye bıraktım düşüncesi geliyo kendimi cok kötü hissedyrm kimseyle görüşmek gelmiyo içimden işin içinden çıkamıyorum hayatımı bi yıl ertelediğim için kendimi hasta hissedyrm herşeyin farkındayım ama hiçbişey yapamıyorum kafamdaki tek sorun kendimden alt sınıfla derse gireceğim için kendimi anormal gibi hissetmek ve biriyle konuşacağım zamsn bu aklıma geliyo ilişki bile kuramıyorum bi sene o sınıftaki kimseyle konuşmadım sadece ders bi sene sonunda ilişki kuramadığını farkettim bide bundan dolayı bi gulme hissi geliyo bundan dolayı insanlarla ilişki kurmaktan kaçıyorum bide bisey yapacağım zaman ben bu kadar mutlu olamam diyorum bi sene okula ara verdim bi ortamdan kaçtım bu kadar mutlu olamam bide kız iki üç kişiyle konuşuyodum sınıfta oda mecburiyet gibi bişeydi bitek derd zamanı bide yemek yiyodum onlarla bu 1 yıl uzak kaldigim sürede erkeklerle konuştum yalnızlığımı boyle gideriyodum zaten bu bölümü istemiyorum diyodum sağlık okurum açıktan bide çalışrım hem iş ortamı daha güzeldir diyodum gibi dusunceler bide ainnem biliyordu yönelimimi 12. Sınıfta sınava hazırlanırken böyle bi durum vardı hep ağlıyodum en son hocanın yanına gidip böyle bisey oldgunu söyledim annemi aradı oda doktora gittim o zaman ilaç verdi bana denemelere tek girmek istydum mesela böyle bi dusunceden kaçmak için şuan aklıma geliyo kendimi özürlü gibi hissedyrm diyorum bu benim yaşayacağım hayat değil ben 1 sene hayatıma ara verdim ama bu 2 3 aydır böyle bi düşünce geliyo o zaman bunun için okulu bırakmadım dönme dusuncesi yoktu diyodum çalışırım hep sağlık istydum sağlığı da açıktan okurum ama öyle olmadı orda bari belli bi düzenim vardı iş bulmakta zorlandım insanlarla ilişki kurma konusunda
Yanıtları Göster (5)
Toplam 18 soru. Tümünü Gör